2000 Rehberi (İlk Rehber)

TÜRK TORAKS DERNEĞİ ASTIM VE ALLERJİ ÇALIŞMA GRUBU AKTİVİTELERİ VE İLK ASTIM REHBERİ 

Toraks Derneği kuruluşundan sonra sıra çalışma gruplarını oluşturmaya gelmişti. Her çalışma grubu için o konuda birikimi olan bir meslektaşımız Merkez Yönetim Kurulu tarafından görevlendirildi. Astım Çalışma Grubu’nu kurmak için de değerli arkadaşımız Prof. Dr. Ülkü Bayındır başkan olarak atanmıştı. 

Ülkü Hocamız çok başarılı bir çalışma yürüterek tüm Türkiye’den astıma ilgi duyan tüm meslektaşlarımızı bu çalışma grubu çatısı altında topladı.   Çalışma grubu üyelikleri tamamlandıktan sonra yapılan bir toplantıda yürütme kurulları belirlendi. Bu toplantıda ben Ülkü Hocamızın önerisiyle başkanlığa seçildim. Prof. Dr. Haluk  Türktaş sekreter, Prof. Dr. Ülkü Bayındır, Prof. Dr. Zeynep Mısırlıgil, Prof. Dr. Fuat Kalyoncu ise diğer üyeler olarak beş kişiydik.    

Hepimiz büyük bir heves ve coşku içinde çalışmalara başladık. 

Zaten İstanbul’da astım konusundaki çalışmalarımız tüm devlet ve üniversite hastaneleri dayanışması ile Toraks Derneği kuruluşundan önce başlamıştı.  Yedikule, Süreyyapaşa, o zamanki adıyla PTT, İstanbul SSK, Cerrahpaşa ve İstanbul Tıp Fakültelerinden astıma ilgi duyan hekimler olarak düzenli toplantılar yapmaktaydık. Bu toplantılarda en son literatür bilgilerini birbirimizle paylaşıyor,  hekim ve hasta eğitim toplantıları düzenliyorduk. 

Toraks Derneği’nin kurulmasıyla bu çalışmalar hız kazandı ve daha da önemli olarak tüm ülke düzeyine yayıldı.

Türkiye’nin tüm şehirlerinden Astım Çalışma Grubunu seçmiş olan  üyelerle kongrelerde buluşuyor, geniş katılımlı iş toplantıları yapıyorduk. Salonu tıklım tıklım dolduran şube üyelerimizle astımla ilgili proje önerilerini tartışıyor, karara bağlıyor ve işbölümü yaparak birlikte planlıyorduk.  

O sırada GINA da kurulmuş ve ilk uluslararası rehber yayınlanmıştı. Biz de ilk astım rehberini hazırlamak için çalışmalara başladık. 1996 yılında yayınlanan bu rehber Türk Toraks Derneği’nin de ilk hastalık rehberi olacaktı.    

O yıllarda ilaç firmalarının sponsorlukları yok denecek kadar azdı. İnhale steroidler ve uzun etkili betaagonistler piyasaya girdikten sonra firma sponsorlukları hızla arttı ve en çok da astım konusuna yoğunlaştı. 

Bu yıllarda hepimiz kendi olanaklarımızla toplantılara katılıyor, otelleri değil, üniversite salonlarını kullanıyor, büyük bir özveri ile çalışıyorduk.   

Yürütme Kurulu üyelerimizin çoğunluğu Ankara’da olduğundan toplantılar genellikle  Hacettepe veya Gazi üniversitesinin bir salonunda hafta sonlarında yapılıyordu.  Amacımız ülkeye özgü bir rehber hazırlamak,   yanlış tanı ve gereksiz ilaç tüketiminden kaçınmaktı. Ülkeye özgün verileri, kendi uzman görüş ve deneyimlerimizi rehbere yansıtmaya özen gösteriyor, her ayrıntıyı saatlerce tartışıyorduk. Bu toplantılarda  Fuat Kalyoncu arkadaşımız yaptığı ince esprilerle  bizi neşelendiriyordu. 

Sonra birimiz o bölüm taslağını kaleme alıyor, birbirimize faksla gönderiyorduk. Düzeltmeler faks metni üzerinde yapılıyor,  günlerce klinikler arasında yoğun bir faks trafiği işliyordu.  

Çok sayıda toplantıdan ve büyük uğraşılardan sonra nihayet rehber tamamlandı ve bir ilaç firması basım için gönüllü oldu. Rehber hızla basılarak, kongreye  yetiştirildi  ve sponsor firmanın standından üyelere dağıtıldı. O zaman henüz STE kurallarımız yayınlanmamıştı veya biz yeterince içselleştirememiştik. Bu nedenle ciddi haklı  eleştiriler aldık, ve biz de sonradan kendi özeleştirimizi yaptık.

Rehber yayınlandıktan sonra sıra bu içeriği tanıtmaya gelmişti. Amacımız astım tanı ve tedavisinin tüm ülke düzeyinde standart hale gelmesini sağlamaktı. Bu amaçla Astım Çalışma Grubu yürütme kurulu üyeleri olarak tüm şubeleri gezerek hekimlere rehberi anlattık.

Bu dönemde çalışmalarımız rehber ile kısıtlı kalmadı. Hekim eğitim slaytları, hasta kitapçıkları ve ortak bir astım hasta kayıt kartı hazırlandı. 

Bu ilk başvuru ve takip kartında astımla ilgili tüm risk faktörleri sorgulanıyor, ilaç yan etkileri takip ediliyor, hastaya ait prick , PEFmetre, solunum fonksiyon testi sonuçları kaydediliyordu. Bir çok hastanede astım poliklinikleri açıldı. 

Ne yazık ki 2002’de başlayan Sağlıkta Dönüşüm Programıyla muayene süreleri kısalacak,  uzun uzun hasta sorgulamasına vakit kalmayacak ve  bir çok hastanede astım poliklinikleri  kapanacaktı. 

Bugün hekimlik ortamında yaşadığımız tüm aksaklıklara ve olumsuz koşullara rağmen ümitsiz değiliz. Türk Toraks Derneği olarak kararlılıkla mücadelemizi sürdürüyoruz. Bizlerden sonra bayrağı devralan  genç kuşaklar aynı heves ve coşku ile astım çalışmalarını başarı ile yürütüyorlar. Biz de nefesimiz yettikçe onlara destek olmaya çalışıyoruz.        

Prof. Dr. Feyza Erkan 

Sanal Astım Müzesi

Türk Toraks Derneği
Türk Toraks Derneği © 2023 . Tüm Hakları Saklıdır